8 Mart Dünya Kadınlar Gününü bu yıl buruk kutluyoruz. 6 Şubat 2023’te dokuz saat arayla meydana gelen, merkez üsleri sırasıyla Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Ekinözü ilçesi olan, 7,8 ve 7,5 büyüklüklerindeki iki deprem hepimizi derinden sarstı. Depremler sonucunda Türkiye’de resmi rakamlara göre en az 50 bin kişi Suriye’de ise en az 9 bin kişi hayatını kaybetti ve toplam 150 bine yakın insan yaralandı.

Türk Tabipleri Birliği tarafından hazırlanan “Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri” konulu yayın, bizlere depremin sonuçları hakkında önemli bilgiler veriyor. Yoksullar depremlerden daha çok etkileniyor çünkü depreme dayanıklı bina inşaat giderlerini karşılayamıyorlar; yerleşimleri genellikle fay hatlarında ve sel riski yüksek olan deniz ve nehir kenarlarında oluyor; endüstriyel alanlara yakın bölgelerde kötü binalarda, kötü koşullarda yaşıyorlar. TTB’nin çalışmasına göre; doğal nedenli olağandışı durumlarda ölümlerin %96’sı, dünya nüfusunun % 66‘sını oluşturan en yoksul ülkelerde görülmektedir.

Hiçbir Özel Durum Şiddeti Meşrulaştırmaz

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER) tarafından yayımlanan rapor da TTB’yi destekler nitelikte. Buna göre, kriz durumlarında toplumsal cinsiyet eşitsizliği derinleşiyor, cinsiyet temelli şiddet vakaları artıyor. Rapora göre; “Türkiye dahil pek çok ülkede zaten var olan toplumsal cinsiyete bağlı eşitsizlikler, afet durumlarında daha da derinleşmekte, cinsiyet temelli şiddetten korunma ve şiddet ile mücadele uygulamaları aksayabilmektedir. Bu nedenle sağlık hizmetlerinin toplumsal cinsiyete duyarlı bir şekilde verilmesi gerekmektedir. Hiçbir özel durumun, şiddeti meşrulaştıramayacağını bilmek önemlidir.”

“Bir Gramlık Korunma”

Çoğu doğal olağandışı durumların yıkıcı etkisinden “bir gramlık korunma” ile gerçek bir fark yaratmak mümkün! Örneğin Çin’de son 40 yılda selleri önlemek için harcanan 3,15 milyar dolar, 12 milyar dolarlık maddi kaybı önlemiştir.

Korkarız ki Türkiye olağandışı durumları yaşamaya devam edecek. Çünkü ülke topraklarının % 92’si, nüfusun % 95’i, toplam endüstriyel yatırımların % 75’i ve barajların % 41’i deprem kuşağı üzerindedir.

Cinsiyet Eşitliği için 286 Yıla İhtiyaç Var

Bu sayıda Johnson & Johnson Medikal Cihazlar Türkiye Kamu İlişkileri Direktörü Ferda Bayşu da röportajımızda toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin herkesten daha çok kadınları olumsuz etkilediğini vurguladı. Birleşmiş Milletler‘in 2022 yılında yayınladığı son raporuna göre dünyanın cinsiyet eşitliğine ulaşması için 286 yıla ihtiyaç olduğunu kaydeden Bayşu, “Afetlerde kadınların hayatlarını kaybetme riski erkeklerden 14 kat daha fazla görülüyor ve afetlerin sonucu kadınlar için bir başka felakete yol açabiliyor. Kadınlar genellikle sosyal, ekonomik ve kültürel faktörler gibi çeşitli nedenlerle afet bölgelerinde orantısız bir şekilde etkileniyor ve güvenli barınma ortamı, hijyen ve temizlik maddeleri, sağlık ve korunmak gibi hizmetlere ihtiyaç duyuyorlar” diye konuştu.

Deprem yaralarının en hızlı şekilde sarılabilmesi umuduyla;
keyifli okumalar dileriz.