Editörden:

Medikal endüstri yanı sıra özel sağlık hizmeti sunucularının da finansal sürdürülebilirlikleri sektörün sıcak konularından biri… İrili ufaklı tüm toplantıların yegâne konusu bu; çünkü özellikle özel hastanelerin SGK dolayısıyla SUT bağımlılığı zaman içinde son derece arttı. Hastaneler, fark ücretleri konusunda yasal mevzuata uymadıklarını alenen dile getiriyorlar artık!

Bu sayıda röportaj yaptığımız OHSAD Genel Sekreteri Dr. Uğur Baran ve sektörün diğer isimleri üstü açık ya da kapalı şekilde bunu açık açık dile getiriyor. Hatta Uğur Baran, kendi tecrübesinden yola çıkarak özel sağlık hizmeti sunucularında, SUT fiyatlarının arttırılmamasının yarattığı sorunları anlatmaya başlarken bizzat kendi tecrübesinden yola çıkıyor ve 2019’un son aylarında hastanelerini kapattıklarını açıklıyor. Ekonomik krizin de kaçınılmaz etkisiyle güncel finansal sorunlarla baş edemeyen Özel Bağcılar Safa Hastanesi 270 çalışanına rağmen kepenk kapatmış!

Talepler neler?

Talepler son derece net; hastaneler için gerçek maliyet tespiti, sürekli güncellenecek hizmet fiyat tarifesi ve bunun üzerine kurgulanacak SGK hizmet alım sözleşmesi!

Sektör temsilcilerinin biraraya geldiği 5. Tıbbi Tedarik Kongresinde de bu konular tartışıldı. Geri ödeme modellerinin tartışıldığı oturumlarda özellikle değer bazlı ödeme modeli öne çıktı ve kamudan özele tüm temsilciler bu modeli övgüyle anlattı.

Kapitalizm Sağlık Sektörüne Yaptığı Yatırımın Karşılığını Alıyor!

Tıbbi Tedarik Kongresinin öne çıkan konuşmacıları arasında yer alan, Konya Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, üniversite hastanelerinin finansal sorunlarını ve çözüm önerileri ne ek olarak sağlıkta şiddet sorununa değindi. Şahin’in tespiti şöyle:

“Kapitalizm sağlık sektörüne önemli bir yatırım yaptı. Geçmişte sağlık hizmetleri hayır kurumları, vakıflar tarafından verilirdi. Karşılıksız verilirdi ve vatandaş hem sağlık hizmetini veren kuruma hem de sağlık hizmetini veren şahsa bir minnet duyardı. Ama şimdi kendisini oteldeki bir müşteriyle, restorandaki çok kaliteli bir yemek yeme arzusuyla gelen müşteriden farklı görmüyor. Ben ya da benim adıma devlet bu bedeli ödüyor. Ben bu hizmeti en iyi şekilde almak zorundayım mantığını taşıyor insanlarımız. Siz şimdi bir otel çalışanının, bir restoran garsonunun müşteriye efelendiğini düşünün, terslendiğini düşünün, alacağı cevap bugün sağlıkçıların şiddete maruz kaldığı olaylardan çok farklı olmaz. Bunu öğrencilerime ısrarla vurguluyorum. Bakın kapitalizm sağlık sektörüne yatırım yaptı, karşılığını alıyor. Bunun karşılığında da bu bedeli ödeyen vatandaş sizden hizmet olarak karşılığını istiyor.”

Diliyoruz ki şiddeti önlemede ve çözüm üretme noktasında Prof. Dr. Mustafa Şahin’in bu tespiti aydınlatıcı, yol gösterici olabilsin!

Fatma Ergüzeloğlu
Genel Yayın Yönetmeni