18 kapak
okumak için tıklayınız

PANDEMİ İLE 1 YILIMIZ NASIL GEÇTİ?

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı: “Çalışılan kuruma göre COVID-19 geçirme dağılımı yüzdesine bakıldığında şehir hastaneleri yüzde 31 ile yüksek bir yüzdeye sahip! ‘Şirket Hastaneleri’ de dediğimiz şehir hastanelerinin mimarilerini; açılmayan camlarını, merkezi havalandırma sistemleriyle ilgili sorunlarını yakından biliyoruz”

COVID-19 PANDEMİSİNİN KISA PANORAMASI

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala: “Küresel bir sorunla karşı karşıyayız. Örneğin İsrail’de olduğu gibi ülkenin tamamını aşılasanız bile eğer Filistinlilere tek bir doz aşı vermiyorsanız bu sorunu çözemezsiniz. Dünya açısından da böyle bir sorun söz konusu”

EĞİTİMLERİ AKSAYAN YENİ MEZUNLAR İÇİN ORYANTASYON EĞİTİMİ GEREKLİ

Tıpta Uzmanlık Kurulu Üyesi Prof. Dr. Orhan Odabaşı: “Ne yazık ki mezunlarımızın büyük bir bölümü son yıl eğitimlerini çok acil bir – iki staj dışında tamamlayamadı. Gerçek hayatta karşılaşabilecekleri durumları yaşama fırsatları olmadı. O yüzden Sağlık Bakanlığının, mezunları bir oryantasyon eğitimine alması gerekli”

PANDEMİNİN İLK 7 AYINDA 2412 HEKİM İSTİFA ETTİ

TTB Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Deniz Erdoğdu : “Mart – eylül 2020 arasında Sağlık Bakanlığı hastanelerinde doçent, uzman, pratisyen asistan olan 2412 hekim istifa etti. Bunların çok azı hizmete geri döndü. 512’si özel hastanelere başladı”

PANDEMİDE EN FAZLA GÖREV ALAN HEKİMLER ENFEKSİYON HASTALIKLARI

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek: “Hem acilde görev almak hem de serviste hastaları takip etmek konusunda enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanları, yüzde 70 oranıyla en fazla görev alan branş oldu. Bizi göğüs hastalıkları ve dahiliye takip etti”

AİLE HEKİMLERİ PANDEMİYİ NASIL YÖNETTİ?

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı: “İstanbul gibi büyük şehirlerde özellikle, aile sağlık merkezlerinin (asm) yüzde 30’u kiralanmış yerler… İstanbul’da 4. katta çalışan ASM var. “Salgın boyunca aile hekiminize randevusuz gidilebileceği söylendi ki Sağlık Bakanlığı rehberlerinde, kuaförlere bile randevuyla gidileceği belirtiyordu”

AİLE HEKİMLERİ YOK SAYILIYORLAR

Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Uzm. Dr. Erdem Birgül: “Ülkemizde birinci basamakta çalışan hekimler en büyük grubu oluşturmasına rağmen pandemi ile mücadele; aile hekimleri, ASM’ler yok sayılarak planlandı. Hastane uygulamaları ile ilgili kılavuzlar yayımlanırken ASM’lerde COVID-19 hastasının yönetimi ile ilgili kılavuz yayımlanmadı”

PANDEMİ ÖZEL HASTANELERİ NASIL ETKİLEDİ?

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Güray Kılıç : “Özel hastaneler pandemi dolayısıyla zarar ettiklerini ifade ettiler fakat böyle bir zarar söz konusu değil; zımni bir anlaşmayla, ‘biz temiz hastane olarak kalalım, kamu hastaneleri pandemi hastaneleri olsun, biz sadece elektif vakalarda ilave ücret miktarını arttırarak ücret alalım’ demiş oldular”

PANDEMİDE GÖRÜNMEZ KILINANLAR

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevkat Bahar Özvarış: “Türkiye’de 5 milyonu aşan kayıtta yabancı uyruklu insan yaşıyor ve COVID-19 sürecinde onlara yapılan test sayısını, vaka sayısını, ölüm rakamlarını hiç bilmiyoruz. aşıya erişimi de bilmiyoruz. “Evde kalma, ev içinde şiddete uğrama olasılığını da artırdı. mesela İngiltere’de, şiddet gören kadınlar için dokunarak sessiz alarm verebilecekleri bir sistem kurulmuş”

LABORATUVAR UZMANLARININ PANDEMİ TECRÜBESİ NASIL OLDU?

9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sezer Uysal: Laboratuvar uzmanlarının sadece cihazları çalıştıran kişiler olduğu düşünülüyor. Halbuki bu bir ekip işi. hepimiz birlikte çabalıyoruz ve bu şekilde göz ardı edilmek, arka plana atılmak hepimizde bir motivasyon, moral kaybına neden oluyor”

MESLEK HASTALIĞI NEDİR & NE DEĞİLDİR?

Sağlık Bakanlığı Ankara Mesleki ve Çevresel Hastalıklar Hastanesi Uzmanı Dr. Canan Demir: Bir hastalığın meslek hastalığı olarak kabul edilmesi için iki unsuru taşıması gerekiyor: Birincisi, iş faaliyetindeki maruz kalım ile spesifik bir hastalık arasında nedensel ilişki bulunması gerekiyor. İkincisi de bu hastalığın o işte çalışanlarda toplumun geri kalanından daha yüksek olması gerekiyor”

MESLEK HASTALIĞI DÜZENLEMESİ NE KAZANDIRIR?

TTB Hukuk Bürosu Sorumlusu Av. Mustafa Güler: “COVID-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilebilmesi için illiyet bağı gözetiliyor. Burada önemli zorluk yaşanabilir; virüsü nerede kaptın meselesine dair… buna ilişkin genel bir mevzuat düzenlemesi yapılmalı: sağlık hizmetlerinde görevli olanların ülke çapındaki salgın hastalıklardan birine tutulması halinde illiyet bağı varsayılır şeklinde…”

HER HASTANIN KENDİ SONUNA KARAR VERME HAKKI OLMALI!

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Yoğun Bakım Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Topeli İskit & İstanbul Sağlık Bilimleri Üniversitesi Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi Yoğun Bakım Sorumlusu Prof. Dr. Nalan Adıgüzel: “Her hastanın yoğun bakıma alınması ve yaşamının yoğun bakımda son bulması gerektiği algısı maalesef hem hekimlerde hem de halkımızda hakim. Halbuki fayda görmeyen hastalar için yoğun bakımda uygulanan girişimler hasta için bir eziyet! bu hastalar yakınlarının yanında olamadan izole halde, yalnız ölmekteler.

İleri bir kanser hastası için cerrah ‘opere olamaz’ diyebiliyor. Onkolog ‘kemoterapi alamaz, durumu kaldıramaz’ diyebiliyor. Aynı oranda yoğun bakım uzmanlarının da ‘bu hasta yoğun bakımda fayda görmez’ deme hakkı olmalı!”

HEKİMLİK TUTUCU BİR MESLEK!

İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Hayran: “Hekimlerin tutuculuğu yüzünden maalesef pek çok mesleğin hayat hakkı yok. güç alanına kimseyi sokmaz ve güç alanını çok geniş tutar. Halbuki bu gücü paylaşmak ve olabildiğince çok meslekleri bu güce dahil etmek, güç kaybından korkmamak lazım”

PANDEMİ NADİR HASTALIKLARI NASIL ETKİLEDİ?

Nadir hastalıkların yüzde 80 kadarı genetik geçişli ve küresel olarak 6 bin ila 8 bin arasında nadir hastalık tanımlanıyor. Bunlara her yıl 3-4 yeni hastalık ekleniyor. Nadir hastalıkların birçoğu yaşamın ilk yıllarında ya da çocukluk yaşlarında ortaya çıkıyor. 18 yaşını doldurmuş bir kişi organlarını bağışladığı halde beyin ölümünün ardından birinci derece yakınlarından tekrar onay bekleniyor, organ bağışı yasasına aile tarafından geri alınamayacağına dair madde eklenmeli. E-nabız platformunda doldurulan organ bağışı talep formu ne yazık ki sizi bağışçı yapmıyor

ACENDIS’TE PANDEMİ İLE BİR YIL NASIL GEÇTİ?

ACENDIS Proje Müdürü Başak Güneş Çimili: “Benim işimin içinde insan ilişkisi, müşteriyle yüz yüze olmak, yeri geldiğinde sorunları ve çözüm yollarını konuşabilmek var. Önemli detayları evden görüşebilmenin her zaman sürdürülebilirliği yok maalesef”

TIBBİ CİHAZ SEKTÖRÜ DAHA FAZLA DESTEKLENMELİ

Johnson & Johnson Medikal Cihazlar Türkiye’de görev yapan Türkiye, Afrika ve İran’dan Sorumlu Finans Direktörü Başak Emcan: “Başta üniversite hastanelerindeki tahsilatların yapılamaması olmak üzere tüm firmalar gibi biz de epey zorlandık. Köklü bir çözüm üretilememesi durumunda, özellikle yabancı yatırımcıların ülke koşullarındaki sürdürülebilir hizmetleri tehlikeye girecektir. Devlet malzeme ofisi alımlarının finansal çözüm anlamında katkısı olacağını bekliyoruz”

klinikiletişim dergisinin tamamını okumak için tıklayınız