“İnsanları etkileyen bulaşıcı hastalıkların çoğu esasta zoonotik kökenlidir. Yapılan çalışma ve analizlere göre, insanlarda bilinen her 10 bulaşıcı hastalıktan altısının hayvanlardan yayıldığı ve insanlarda yeni veya yeniden ortaya çıkan her 4 bulaşıcı hastalıktan üçünün hayvan kökenli olduğu tahmin edilmektedir”
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemalettin Özden Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneğinin 2024 yılında düzenlenen (KLİMİK) XXIV. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi dolayısıyla hazırlanan Kongre kitabında yayımlanan makalesinde Zoonotik İnfeksiyonlara ilişkin bilgi verdi. Prof. Dr. Kemalettin Özden, makalesinde şunları kaydetti:
“Zoonoz terimi, kısaca hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar olarak tanımlanmaktadır. Zoonotik özellik taşıyan hastalıkların insanlara bulaşı; infekte hayvana veya hayvansal ürünlere, hayvansal gıdalara, infekte hayvanların sekresyonlarına, kanlarına veya diğer çıkartılarına, deri ve kürkleri gibi kontamine materyallerine doğrudan veya dolaylı temas ile kontamine hayvansal gıdaların tüketilmesi sonucu olmaktadır. Hayvanlardan insanlara yayılabilen ve hastalıklara neden olabilen mikroorganizmalar sanılandan çok daha yaygındır. Bunlara zoonotik hastalıklar veya zoonoz denilmektedir. Zoonotik hastalıklara virüs, bakteri, parazit ve mantar gibi her türden mikroorganizma neden olmaktadır. Bu mikroplar insanlarda ve hayvanlarda hafif hastalıktan ciddi hastalığa ve hatta ölüme kadar birçok farklı şekilde ortaya çıkabilmektedir. Bununla birlikte, hayvanlar zoonotik hastalığı insanlara taşırken bazen sağlıklı görünümde olabilmektedirler. Zoonotik hastalıklar dünyanın birçok yerinde yaygın olarak görülmektedir. Çok sayıda ve farklı bulaşıcı hastalığın ortaya çıkmasında ve bulaşmasında insanlar, hayvanlar ve çevre önemli bir rol oynamaktadır. ,
4 Bulaşıcı Hastalıktan Üçü Hayvan Kökenli
“Son 30 yılda otuzdan fazla yeni insan patojeni tespit edilmiştir ve bunların yüzde 75’i hayvanlardan kaynaklanmaktadır. Ortaya çıkan zoonotik hastalıklar, Doğu Akdeniz Bölgesinde büyüyen bir halk sağlığı tehdidine dönüşme potansiyeli taşımaktadır”
İnsanları etkileyen bulaşıcı hastalıkların çoğu esasta hayvan kökenlidir. Yapılan çalışma ve analizlere göre, insanlarda bilinen her 10 bulaşıcı hastalıktan altısının hayvanlardan yayıldığı ve insanlarda yeni veya yeniden ortaya çıkan her 4 bulaşıcı hastalıktan üçünün hayvan kökenli olduğu tahmin edilmektedir. Dünya çapında zoonotik infeksiyonlara bağlı olarak her yıl yaklaşık bir milyar hastalık olgusu meydana gelmekte ve milyonlarca kişinin ölümüne neden olduğu tahmin edilmektedir.
“Ülkemiz de zoonotik infeksiyonlar için önemli bir kavşakta bulunmaktadır. Her yıl binlerce zoonotik infeksiyon olgusu bildirilmektedir”
Son 30 yılda otuzdan fazla yeni insan patojeni tespit edilmiştir ve bunların yüzde 75’i hayvanlardan kaynaklanmaktadır. Ortaya çıkan zoonotik hastalıklar, Doğu Akdeniz Bölgesinde büyüyen bir halk sağlığı tehdidine dönüşme potansiyeli taşımaktadır. Son yirmi yılda, bölgedeki 22 ülkenin 18’inde zoonotik hastalıklar rapor edilmiştir ve bu hız DSÖ kapsamındaki başka hiçbir bölgede görülmemektedir. Buradaki kritik durumun, bölgede çok sayıda insanın hayvanlarla yakın bir yaşam sürdürmesi, sınır ötesi kitlesel nüfus hareketi dahil artan uluslararası ticaret hacmi ve komşu ülkeler içindeki hayvan hareketliliği nedeniyle zoonotik enfeksiyonlara özellikle yatkın olduğu belirtilmektedir. Ülkemiz de zoonotik infeksiyonlar için önemli bir kavşakta bulunmaktadır. Her yıl binlerce zoonotik infeksiyon olgusu bildirilmektedir.”
“Son yirmi yılda, Doğu Akdeniz Bölgesindeki 22 ülkenin 18’inde zoonotik hastalıklar rapor edilmiştir ve bu hız DSÖ kapsamındaki başka hiçbir bölgede görülmemektedir. Buradaki kritik durumun, bölgede çok sayıda insanın hayvanlarla yakın bir yaşam sürdürmesi, sınır ötesi kitlesel nüfus hareketi dahil artan uluslararası ticaret hacmi ve komşu ülkeler içindeki hayvan hareketliliği nedeniyle zoonotik enfeksiyonlara özellikle yatkın olduğu belirtilmektedir”