GOOGLE HEALTH PAZARLAMA MÜDÜRÜ COZI NAMER: “BİRKAÇ İNOVASYON DIŞINDA SAĞLIKTA DÖRDÜNCÜ ENDÜSTRİ EVRESİNE GEÇİLEMEDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM. DÜŞÜNÜN Kİ HASTANEYE GİDİYORSUNUZ VE BİR BEKLEME ODASINA ALINIYORSUNUZ… DÜNYADA NEREDE BEKLEME ODASI KONSEPTİ KALDI? HER ZİYARETİNİZDE SİZ SAĞLIĞI BEKLEMEK ZORUNDASINIZ”
Araştırmacı Tıp Teknolojileri Üreticileri Derneği (ARTED), sektörün ve sağlık ekosisteminin geleceğini konuşmak üzere “Geleceğin Sağlık Ajandası” webinar serisini başlattı. İlk program, ARTED Yönetim Kurulu Üyesi Umut Gökalp’in moderatörlüğünde Google Health Pazarlama Müdürü Cozi Namer ile gerçekleşti.
Daha önce, Johnson & Johnson’da ABD ve Ortadoğu pazarlarında tıbbi cihaz alanında yöneticilik yapan Cozi Namer, İrlanda’da başladığı Google kariyerine şu anda ABD’de devam ediyor; son 2 yıldır Google Health’in kurucu ekibinin parçası olarak pazarlama birimini kurdu. Sağlıkta yapay zeka uygulamalarının lansmanlarını, covid-19 ilişkili ürünlerin pazarlanmasını yönetiyor.
Hedefimiz Daha Fazla Yaşam!
Programda, Umut Gökalp’in sorularını yanıtlayan Cozi Namer şunları anlattı:
“10 yıl önce girdiğim Google’da ilk 3 ayım kötü geçti. ‘Düşünelim, hazırlanalım, verileri kontrol edelim’ yerine ‘deneyelim, işleyelim, bir kez daha yapalım’ mantığı hakim. Yani orada hep ileriye doğru koş, ayaklan, yeniden koş kafası hakim. Sağlık sektöründe yoklar… O nedenle sağlık, büyük bir değişiklik oldu. Öte yandan gizlilik kültürüyle yaşayan sağlık sektörü için Google büyük bir değişiklik getirdi.
Sağlık bir bilgi sektörü aslına bakarsınız. Doktorlar, bilgileri işliyorlar. Google’ı da böyle düşünebiliriz; sağlık bilgilerini organize etmek, erişilebilir kılmak… Temel misyon bu. Biz takım olarak asıl amaçlarımızdan biri insanların daha fazla yaşamasını sağlamak! Daha çok ya da daha uzun değil; daha fazla yaşamak! Sağlık; hayatı uzatmak, kısaltmak değil; kaliteli yaşamakla ve zamanı ne kadar yaşayabildiğiniz ile ilgileniyor.
Sağlık hizmeti alabilmek, çok ciddi vakit isteyen bir iş… Hele ki kronik hastalığınız varsa hayatınızın çok ciddi zamanı sağlığınızı yönetmekle geçiyor. Bizim temel amacımız, bu zamanı nasıl azaltabileceğimiz…
“2020 YILINDA DİJİTAL SAĞLIK YATIRIMLARI PATLAMA YAŞADI. 9,4 MİLYAR DOLAR… TARİHİN EN BÜYÜK YATIRIMI DENİLEBİLİR. HASTANELER 300 MİLYAR DOLAR PARA KAYBETTİ. DÜNYANIN EN ÇOK SAĞLIĞA İHTİYACI OLAN DÖNEMDE SAĞLIK ŞİRKETLERİ NEDEN BATIYOR? ÇÜNKÜ SİSTEMLERİ HASTA BAKIMINA ODAKLI, SAĞLIK TEDARİK ETMEYE DEĞİL! BİR HASTANE SENİN SAĞLIĞINLA İLGİLENMİYOR, HASTALIĞINLA İLGİLENİYOR”
Google Health 3 Alanda Çalışıyor!
Google, 3 alanda çalışıyor: Biri, doğru bilgiye ulaşım. Google’da her 13 aramadan biri sağlık. Bu bilgilerin güvenilir bir kaynaktan gelmesi, bunların organizasyonu. Güvenilir kuruluşlarla anlaşmalar yaparak veri akışının sağlanması. İkinci alan; altyapı! Sağlık sağlayıcılarının teknik ve bilişim altyapısını oluşturmak. Düşünün ki her 75 günde sağlık bilgisi ikiye katlanıyor yani sağlıkta üretilen veri hacmi iki katına çıkıyor. Bir yılda 32 katına çıkıyor. Bu kadar veri karmakarışık bir halde ve bunları toparlamanız, anlamlı şekilde organize etmeniz gerekiyor.
3. alan, sağlık çalışanlarına yapay zeka tabanlı destekleyici hizmetler vermek. Burası, benim en yakın çalıştığım alan. Sağlığın bilgi problemi olduğunda hemfikirsek eğer doktorların bu bilgiyi nasıl kullandığı, ne kadar taze ve güvenilir bilgi ile karar verdiğini sorgulamamız lazım! Hasta kayıt sisteminin geliştiği ülkelerde ne yazık ki doktorlar vakitlerinin yarısını veri girmekle harcıyor. Bu verilerle karar mekanizmaları oluşturmak, yapay zekayla yapabileceğimiz bir iş.
“TÜRKİYE SAĞLIĞA ERİŞİM İÇİN BİNALARA YATIRIM YAPTI. ŞEHİR HASTANELERİ BUNU GÖSTERİYOR… TÜRKİYE BU NOKTADA DİJİTAL YATIRIMLARA DİRENÇ GÖSTEREBİLİR. ŞEHİR HASTANELERİ YATIRIMINI BİR DİRENÇ NOKTASI OLARAK GÖRÜYORUM”
Gözden Kaçan Vaka Sayısı En Aza İndirgenebilir
Görüntüleme ile ilgili küçük bir örnek vermek istiyorum… Kanser hücrelerinin tespiti ile ilgili çalışıyoruz. Kadınlarda sıklıkla görülen meme kanseri endişe dolu bir dönem… 12 biyopsiden biri ya gözden kaçıyor ya da yanlış şekilde teşhiste bulunulabiliyor. Siz Google’siniz ve elinizde çok gelişmiş bir tarama teknolojisi var. Oraya ne yazarsanız görselini size çıkartabiliyor. Görüntüleme teknolojisi de aynı aslında! İkisi de görüntüyü tarama teknolojisi. Gözden kaçan vaka sayısı en aza indirgenebiliyor. Elbette bunları destekleyici olarak görmek lazım, bir hekimin yerine geçebilecek şeyler değil.
Covid-19 salgını ile birlikte sağlık sektörünün eksikleri ortaya çıktı. Yapay zeka, sensör teknolojileri çok önemli; üzerinde ne fazla çalışmamız gereken alanlar diye düşünüyorum. Sağlık sektöründe en önemli husus bence insan odaklılık! Bugüne kadar şöyle idi: ‘Uzman biziz, bizi dinleyin, biz size ne yapacağınızı söyleyeceğiz.’ Bilgiye erişim ve cepten harcamaların artması ile birlikte hasta odaklılığın da arttığını görüyoruz.
Sağlık 3. Endüstri Devriminde Kaldı!
Sağlığın 3. Endüstri devriminin ötesine geçemediğini düşünüyorum ne yazık ki… İlki; 1700’lerdeki mekanik buhar üretimi, ikinci devrim; elektirik ve seri üretim, üçüncü olarak; bilgisayar ve otomasyon… Şimdi yaşadığımız dönemde veri, bilişim ve yapay zeka şeklinde sınıflandırılıyor. Hangi sektörler geçti diye baktığımızda tarım, güvenlik, üretim, eğlence, ticaret geçti… Fakat sağlığa baktığınızda birkaç inovasyon dışında dördüncü evreye geçilmediğini görebilirsiniz. En başta, hastaneye gidiyorsunuz ve bir bekleme odasına alınıyorsunuz… Dünyada nerede bekleme odası konsepti kaldı? Her ziyaretinizde siz sağlığı beklemek zorundasınız. Şu an pandeminin 11. ayındayız ve elimizdeki tek şey geçen yüzyılın araçları. Böyle olmayabilirdik!
Dijital Sağlık Yatırımlarında Patlama
2020 yılında dijital sağlık yatırımları patlama yaşadı. 9,4 milyar dolar… Tarihin en büyük yatırımı denilebilir. Hastaneler 300 milyar dolar para kaybetti. Dünyanın en çok sağlığa ihtiyacı olan dönemde sağlık şirketleri neden batıyor? Çünkü sistemleri hasta bakımına odaklı, sağlık tedarik etmeye değil! Bir hastane senin sağlığınla ilgilenmiyor, hastalığınla ilgileniyor. Bir sağlık sistemi seni ayakta tutmaya ve hastaneye gelmeni önlemeye çalışmıyor.
Türkiye bence, Hayat Eve Sığar (HES) aplikasyonu ile çok iyi bir uygulama başlattı. Türkiye, sağlık sunumunda hekimine çok güveniyor ve hekimler kendini farklı tedavileri deneme özgürlüğü içinde hissedebildi.
Sağlık Çok Kanallı bir Modele Geçti
Pandemi ile sağlık çok kanallı bir modele geçti; sağlık almak için hastaneye gidilmez, çünkü evden ulaşılabilir, telefondan elde edilebilir hale geldi. Pandemi ile eve hizmet götürülebilir oldu. Bu esneklik sağlandı. Butterfly diye bir ürün çıktı mesela, akıllı telefonlarda çalışan, elle tutulabilen bir ultrason. Sigorta şirketleri ve hastaneler bunu kiralamaya başladı. 2 bin doların altında fiyatı var. Kendinize ultrason yapabiliyorsunuz ve covid-19 olup-olmadığınız anlayabiliyorsunuz. Coğrafyanın kader olmaktan çıktığını düşünebiliriz.
Türkiye Binalara Yatırım Yaptı
Türkiye sağlığa erişim için binalara yatırım yaptı. Şehir hastaneleri bunu gösteriyor… Bu yatırımın giderini çıkartmak zorunda kalabilir. “Herkes doktora gidecek” diye düşünülmüş olabilir. Türkiye bu noktada dijital yatırımlara direnç gösterebilir. Şehir hastaneleri yatırımını bir direnç noktası olarak görüyorum… Coğrafyanın kader olduğu konusunda da diretiyor bir yandan.